13.kitabım,1960-80 yılları arası Bursa çalışmamın ikinci bölümü “Altıparmak-Muradiye-Çekirge Arasında Nostaljik Bir Gezinti” çalışmam Alp Dağıtım yayınları tarafından basıldı. Çocukluğumuzun, gençliğimizin Bursa’sı maalesef tanınmayacak kadar değişti. Gelecek kuşaklara “Benim Bursa’mı” anlatmak istedim.
“Emirsultan-Heykel çalışmam” ise eylül ayında yayınlanmıştı. Bu çalışmamda da Bursa’nın ana arterinden olan Altıparmak-Çekirge arasındaki değişimi yazdım. Kitabımı çevrenize duyurmanızı dilerim.
Ortaokul ikinci sınıftaydım. Türkçe dersimize Bursa’dan İnegöl Ortaokulu’na tayin olmuş Beyhan öğretmen giriyordu, Yıllar soyadını unutturdu. 35-40 yaşlarında olan Beyhan Hanım Bursalıydı. Sınıfta ders anlatırken, birden bir anısını anlattı;
“Bir gün yaşlı bir adam, ‘Gel bakalım gerçek Bursalı mısın’? Diye beni imtihan etti” demişti. Hocamıza şu soruları sormuş:
-Altı şadırvan, üstü cami?
-Altı şadırvan, üstü minare?
Bu yerleri rahmetli babam bana gezdirmişti. Söz aldım ve bu soruları cevapladım.
Ama,
-Altı dam, üstü hamam sorusunun cevabını unutmuştum (o da sonuncuyu bilememiş, bize öyle anlattı)
Sayın Yavuz Bubik, “Bir Avuç Bursa” kitabında bir bilmece daha olduğunu yazmış.
Deve yükü ağırlığındaki Kur’an nerededir?
Öğretmenimiz deve yükü ağırlığındaki Kur’an’ı anlatmamıştı, ben de bilmiyordum, yıllar sonra öğrendim…