Burdur ve Isparta topraklarını kucaklayan bir Ön-Türk uygarlığıdır. Bunu DNA testi ve Ön-Türkçe yazıtlarla ispatlarız.
Ağlasun kasabasında ortaya çıkmış olan Sagalassos uygarlığını ortaya çıkarmak için burada kazılar yapan Belçika LEUVEN Katolik üniversitesi profesörlerinden Prof.Dr. Matc WAELKENS bu kazı esnasında ortaya çıkan kemiklerin DNA’sını tespit ettiğinde bu kemiklerin hâlen bu kasabada oturan halkın kemiklerinin DNA’sıyla aynı olduğunu tespit etmiştir.
Demek ki, bu toprakların esas halkı Ön-Türk halkıdır; Google, bu kazılardansöz etmekte fakat elde edilmiş olan bu büyük bilimsel gerçekten söz etmemektedir.
Bildiğimiz ikinci bilimsel gerçek bu kazılarda ortaya çıkmış olan Ön-Türkçe yazıtlardır; Bilim- Ütopya dergisi tarafından yayınlanmıştır. Fakat sanırım Kâzım Mirşan’ın bu yazıtlardan haberi yoktur.
Yazıtlarla ilgili bir örnek verebilirim:
Resimde gördüğünüz frizleri bezeyen şekillerden yanyana üç çizgi OĞ diye okunur, “kişi ” demektir. Yanındaki toparlak şekil OÑ( ong) diye okunur “tanrıya erişm başarısı” anlamını verir. Her ikisi birden “tanrıya erişme başarısını elde etmiş kişi” demektir.
Üçüncüsü, SAGALASSOS adıdır: “Tanrıya erişme başarısını elde etmiş (olmakla), Tanrı beldesine asılmış halk” anlamına gelmektedir. Burada, tanrı beldesine asılmış olmak, “cennette bulunup ölümsüzlüğe kavuşmuş, yeryüzüne yeniden gelecek” demektir.
Kısaca, “Tanrıya erişme başarısını elde etmiş cennetsel halk” diyebiliriz. Bu durumda cennetsel halkın yaşadığı topraklar kutsal topraklardır. Tanrıya inanan Ön-Türk halkını bu topraklarda, bu toprakların esas sahibine uzun yıllar sonra ihanet etmiş olan bu kişi için ancak doğduğu topraklara ihanet eden kişi olarak bir tabelâ asılması en doğru hareket olacaktır. Başarılar dileğiyle saygılar sunarım
Halûk Tarcan (CNRS- Sorbon 6’ncı seksiyon- Paris)
Aşağıda DNA testinin kaynağını sunuyorum:
Antik Sagalassos kenti kazılarına 1989 yılında Belçika Leuven Katolik Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Matc Waelkens başlamıştı.
1996’da kentin agorasında işçiler bir iskelet bulurlar. Bölgede ilk insan izlerinin İ.Ö.12bin yıllarına dayandığı biliniyor. Ne var ki işçilerin buldukları iskelet 3bin yıl öncesine ait.Kazı işçileri, “Bu bizim atamız” diye kendi aralarında şakalaşırlarken kazı heyeti başkanı Dr. Waelkens bu şakayı ciddiye alıp işçilerden saç teli örnekleri alır, Belçika’ya DNA incelemesi için gönderir. Sonuç; işçilerin DNA’sı ile iskeletin DNA’sı aynı çıkar.
Kazı işçilerinden Ali Toprak, Ahmet Şimşek, Recep Dolutaş, Cafer Savaş, Gürsel Coşkun, Mehmet Kurt, Ramazan Onaç, Ömer Ot, Mustafa Kavak, İbrahim Altınok, Ali Sak, Mehmet Altınok, Osman Aynalı, Ömer Akıncı, kazı bekçisi Şeref Bozkurt’un 3 bin yıllık iskelete, yakın, uzak akraba oldukları kesinleşir.
Şimdi Ağlasunlular, “Meğer 3.000 yıl önce bu kenti kuranlar bizim atalarımızmış” diyorlar.
2002 yılında basılmış olan ilk kitabımda, Ön-Türkçe yazıtların varlığını kaydetmiş ve kentin Ön-Türk kültürüne ait olacağı düşüncesini ileri sürmüştüm. Bu düşüncemizin doğru olduğu ve üstelik aynı zamanda kan bağı da olduğu ortaya çıkmıştır. Sagalassos’un bir Ön-Türk kenti olduğunun DNA ile de ortaya çıkışı Anadolu’nun dip kültüründe Ön-Türk kültürünün bulunduğunu ispatlayan, asla reddedilemeyecek bir bilimsel bulgudur.
NOT: Bu yazı orajpoyraz.blogspot.com adresinde yayınlanmış olup, bu site daha sonra yayından kalktığı için ancak “Google önbellek” ile izlenebilmektedir.
Konu ilginizi çektiyse… Konuyla ilgili diğer haber: Hürriyet – Kaza kaza 3 bin yılllık akrabalarını buldular