Kız Lisesi, sadece Bursa’nın değil, Türkiye’nin en gözde okullarından biriydi. Buradan mezun olan çok sayıda ünlü bulunuyor. Sadece Bursa’nın değil, Türkiye’nin de köklü eğitim kurumlarından mezun Öğretmen, doktor ve mühendislerin yanı sıra çok sayıda akademisyen Kız lisesi kökenlidir.
Kız Lisesi Bandosu’nu sadece Bursalılar değil, tüm Türkiye biliyor. Peki ya korosunu kaçımız biliyoruz? Korosunu kaç kişi biliyor. Koroyu Müzehher Peker’ (Barsbey)’den dinleyelim.
“Kız Lisesi’ne 1977 yılında kaydoldum. 1983 mezunuyum. Ortaokul ve liseyi burada okudum. Okulumuzun verdiği eğitimin ne kadar özel ve kaliteli olduğunu mezun olduktan yıllar sonra anladım. Okulumda çok güzel günler geçirdim, güzel anılarım oldu.
İyi eğitimi ve disipliniyle efsane olan müdire hanımımız Melahat Çakır ile ünlü olan okulumuz yüksek duvarlarla çevriliydi. Kapıdan girdikten sonra son zil çalmadan çıkmak imkânsızdı. Kapıdaki bekçi amcamızı geçmek mümkün değildi. Bu sıkı disiplinden o yıllarda hoşlaşmıyorduk ama yıllar sonra bende öğretmenlik mesleğini seçince Rahmetli Melahat Hanım’a hak verdim. O kadar gündüzlü ve yatılı kızla uğraşmak kolay değildi.
Okul hayatımızı renklendiren sosyal faaliyetlerdi. Bunların başında 19 Mayıs hazırlıkları, basketbol ve voleybol maçları, bandonun çalışmaları geliyordu. 19 Mayıs Bayramı hazırlıkları önce okul bahçesinde yapılır, sonra stadyumda devam edilirdi. Okuldan otobüslerle stadyuma götürülürdük. Çalışmalar yorucu olsa da biz eğlenirdik. Hem dersler kaynardı, bazen stadyumun yanı başındaki Kültürpark’a kaçar, orada gezerdik.
Bu faaliyetler içinde en önemlisi en farklı olanı Bursa’nın en önemli ve köklü okullarından olan Işıklar Askeri Lisesi ile ortak hazırladığımız konserdi. Bu bizim için çok ilginçti. Kız lisesi olarak tamamı erkek olan bir okul ile etkinlik yapılacaktı. Bursa Kız Lisesi ile Işıklar Askeri Lisesi kardeş lise olmuştu.
İki okul yöneticileri bu nedenle ortak etkinlik düzenlediler. Bu her iki lise içinde çok şaşırtıcıydı. Çok katı disiplin kurallarla yönetilen bu iki okul – birisinde sırf kız öğrenci diğerinde ise sırf erkek öğrenci olan – Bursa’nın iki prestijli okuldu.
Müdür yardımcımız, biyoloji öğretmenimiz olan Azer Eratlı Bey’in önderliğinde iki okul öğrencilerinden oluşan konser düzenlendi. Azer Bey aynı zamanda bando takımının boru ve trampet takımını da çalıştırıyordu. Asıl bandoyu ise müzik Öğretmenimiz Mehmet Şenol çalıştırıyordu. Okulumuzun aynı öğrencilerden oluşan Türk sanat müziği ve Türk halk müziği korosunu, bağlama ekibini de müzik öğretmenimiz Zeki Çubuk Bey çalıştırıyordu. Biz bütün koro ve bağlama ekibi ve diğer arkadaşlarımız etkinliğe katıldık.
1982 Yılında her iki okulun öğrencileri bir gösteri hazırladı kardeş okul olarak. Işıklar Lisesi’nin sinema salonunda yapılacak olan gösteride, sanat müziği ve halk müziği koroları, pop müzik söyleyecekler belirlendi, kısa skeçler hazırladık. Okul yönetimi Kız Lisesi öğrencilerini provalar için Işıklar Lisesi’ne otobüsle götürülüyorduk
Askeri Lisede çok güzel karşılandık. Öğrenciler çok kibardı. Misafir lise için meşrubatlar, kuru pastalar ikram olarak masalara hazırlanmıştı. Buradaki provalar çok güzel ve eğlenceli geçti, gösteriye çok güzel hazırlanıldı. Çok sıkı korunan bir okuldan öğrencilerinin hepsi erkek olan başka bir okula gitmek, Askeri Lise’nin bina ve bahçesini gezmek etkileyiciydi. Kendimizi özel hissetmiştik. İki gece üst üste gösteri (konser) yapılacaktı. Konser Askeri Lise salonunda yapılacağı için, provalar orada yapıldı. Müdür Yardımcısı Azer Eratlı ve müzik öğretmenimiz Zeki Çubuk otobüslerle bizi oraya götürüyorlardı. Bize karşı çok saygılı ve ilgiliydiler Okulu tanıtıp, gerekli yerleri gezdirdiler. Bizim için hazırlık da yapılmıştı. Girişteki salonda masalar üzerine tatlı tuzlu pastalar sıralanmıştı. Önce ikramlar yapılıyor, sonra çalışmalara geçiliyordu. Aradaki molalarda ikramlar devam ediyordu.
İki okulun öğrencilerinden oluşan karma sanat müziği ve halk müziği korolarını müzik öğretmenimiz Zeki Çubuk çalıştırıyordu. Sanat müziği korosuna kemanıyla Zeki Bey eşlik ediyordu. Halk müziği korosuna ise bağlama çalan öğrenciler eşlik ediyordu. Öğretmenimizin koro ve solo için seçtiği şarkılar sıra ile çalışılıyorduk. Solo şarkılar koro ile çalışılıyor arada sololara koro da eşlik ediyordu. Bunların dışında pop müziği orkestrası, çeşitli Türkçe pop şarkılarını çalışıyordu. Bu orkestra askeri lise öğrencilerinin çaldığı gitar, bateri, org gibi çeşitli müzik aletlerinden oluşuyordu.
İki okul öğrencileri popüler şarkıları solo çalışıyorlardı. Bu arada kısa kısa skeçler çalışıyorlardı. Çalışmaları biten öğrenciler ya da ara verenler salonun koltuklarında oturup hem dinleniyor hem de çalışan arkadaşlarını seyrediyorlardı. Molalar da çok eğlenceli geçiyordu. İki okul öğrencileri sohbet edip, ,bir şeyler yiyip içiyorlardı. Çalışma sonrasında tekrar otobüslere binip okula dönüyorduk. Okul a Arkadaşlarımıza da yaşadıklarımızı ballandırarak anlatıyorduk
İki gece yapılan konserde; ben de hem halk müziği, hem de sanat müziği korosundaydım. Sanat müziği korosunda solist olarak öğretmenimizin kemanı eşliğinde “Kimseye etmem şikâyet, Ağlarım ben halime” şarkısını solo olarak söyledim. Benim için de çok güzel bir anı oldu.
***
Bursa’nın tarihinde çok önemli bir okulda okumanın mutluluğunu da yaşadım. Ne kadar iyi eğitim verdiğini üniversiteye gidince, diğer arkadaşlarıma bakınca çok daha iyi anladım.
Etrafı yüksek duvarlarla çevrili okulumuza girmek de, ders bitiş zili çalmadan çıkmak da çok zordu. Kılık – kıyafetimiz uygun değilse kapıda bekleyen müdür yardımcısı tarafından geri gönderilirdiniz. Ders bitiş zili çalmadan, veliniz gelmemişse, o kapıdan dışarı asla çıkamazdınız. Özellikle de yatılı öğrencilerin olması, disiplin kurallarının daha katı olmasını sağlardı.
İçerde çok güzel bahçemiz bulunuyordu. İki bahçıvan bahçeyi parka çevirirdi. Süs havuzları ve balıkları olan bahçemizde meyve ağaçları, çeşit çeşit çiçekler bulunurdu. Öyle ki okul binasının arkasında çiçek ve ağaç üretilen bulunuyordu.
Okulumuzun spor malzemelerini aldığımız yer sadece Galeri Metin’di, Devlet Tiyatrosunun arasındaydı. Bizim okulumuzun spor malzemeleri oradan alınırdı. Cadde üzerinde Ulucami’ye doğru giderken Suhulet Kitapevi de, okul malzemelerini aldığımız kitapçıydı. O cadde üzerindeki Foto Yalım’ı unutmamak lazım, bizim dönemin en iyi, en ünlü fotoğrafçısıydı. Fotoğraflarımızı mutlaka orada çektirirdik.”
Kimya mühendisi, araştırmacı, yazar.
Bursa Mustafakemalpaşa’da (1954) doğdu. Anadolu Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü mezunu.
TUBİTAK veri tabanına kayıtlı “Teknoloji tabanlı Başlangıç Firmalarına Özel İş Geliştirme” mentörü, C Grubu iş Güvenliği uzmanı olarak Nano kimyasalların tekstil materyallerine uygulamalar konusunda üniversitelerde konferanslar verdi.
Yayınlanmış kitaplarından bazıları:
"Kuşçubaşı Hacı Sami Bey",
"Özbek Mektupları",
"Yeşim Taşı - Ön Türkler ve Türk Tarihinden Kesitler",
"Kafkasya'dan Anadolu'ya - Zekeriya Efendi".
Belgeseltarih.com kurucu ortağı ve yazarıdır.
E-Posta: [email protected]