Edhem Paşa hakkındaki İstiklal Mahkemesi kararı! |
Yenişehir’in yakın tarihte en tartışmaları isimlerinden biri şüphesiz Edhem Paşa’dır.
Yenişehir’in varlıklı ailelerinden toprak ağası Ahmed Beyin oğlu olarak 1855 yılında Yenişehir’de doğmuştur. Ahmed Bey binlerce dönüm arazi sahibi olduğundan göç döneminde topraklarında altı köy kurmuştur. 19. yüzyılın başlarında Osmanlıda taşra bölgelerindeki toprak ağaların saraya bağlılığını gösterenlerine paşalık unvanı veriliyordu.
Ethem Paşa’da mihriman yani beylerbeyi olarak sivil paşalar arasında yerini aldı, kimler kefil oldu kimler önerdi şimdilik bilinmiyor. Edhem Paşa’nın sağlığında çiftliğinde güreş müsabakaları düzenlediği biliniyor. 1907-1920 yılları arasında Yenişehir’in Belediye Başkanı olduğu artık gün yüzüne çıkmış durumda.
Kurtuluş Savaşı döneminde Edhem Paşa önce Anzavur Ahmed Paşa ile işbirliği yapar, amacı Yenişehir’e Kuvayı Milliye güçlerini sokmamaktır ama başarılı olamaz.
2 Kasım 1920 tarihinde tutuklanarak yargılanmak üzere Eskişehir İstiklal Mahkemelerine gönderilir. Eskişehir İstiklal Mahkemesinde yargılanır ve hakkında önce idam cezası verilir, sonrasında yaşlılığı ve hastalığı nedeni ile cezası 47. Madde gereğince 15 yıl kürek cezasına indirilir.
15 Mayıs 1922 günü Adapazarı’ndan Yenişehir’e gelirken Mekece civarında yolda rahatsızlanarak vefat eder, tabi çok farklı rivayetlerde vardır ama belgesi olmadığı için yazmak doğru olmaz.
Eskişehir İstiklal Mahkemesi kararında Edhem Paşa yalnız yargılanmaz, Belediye Reisi Yasin Efendi, Doktor Hüseyin Efendi, Merak Onnik ve Kasap oğlu Dimitri’de vatana ihanet ile yargılanırlar.
Aslında o dönem Yenişehir’in önde gelen ailelerinin çoğu Edhem Paşa’nın etkisinde kalarak kurtuluş mücadelesine karşı durmuşlardır, Eskişehir İstiklal Mahkemesinde çok sayıda Yenişehir’den yargılanan vardır. Kayıtlar elime geçti ileriki zamanda yayınlayacağım ama Edhem Paşa içlerinde en önemli isimlerden olduğu için ilk onun mahkeme kararını yayınlıyorum.
Karar Numarası : 52
Esas Numarası : 56
Sene : 336
Heyet-i Hakime: Reis Haydar Bey, Aza Rasih ve Bahaeddin Beyefendiler
İcabı bi’t-tezekkür. Hıyanet-i vataniyede bulunmakla maznunun aleyh olup Yenişehir Merkez kazasında sakin bulunan ve 8 Teşrinisani 336 tarihinde gayr-ı muvakkat tevkif müzekkeresiyle taht-ı tevkife alınmış olan Yenişehirli 65 yaşında Ahmed Bey oğlu Edhem Paşa ile keza Yenişehir’de mukim ve 16 Teşrinisani 336 tarihinde gayr-ı muvakkat tevkif müzekkeresiyle taht-ı tevkife alınmış bulunan Müfti Bedeli denilmekle maruf elli altı yaşında Halil oğlu İsmail Efendi haklarında icra kılınan muhakeme-i aleniye-i vicahiye neticesinde maznunun aleyh Yenişehirli Edhem Paşa’nın Anzuvarla birleşecek bir cephe teşkil etmek ve Kuva-yı Milliyeyi sokmamak ve tekalif-i emiriyeyi i’ta etmemek hususunda on altı muhacir karyesini teşvik eylemek, Bilecik livasıyla kat’ı muhabere ve Müdafaa-i Hukuk veznedarı bulunduğu esnada dört bin lirayı ma vaz’a li-hetki tecrime sarf etmek ve İngilizlerin Lefke’ye tardları sırasında Yenişehir’de toplanan kıtaatın dağılmasına sebebiyet vermek fiillerini irtikab ettiğine dair temin-i vicdan edecek delâil mevcut olmadığı gibi İzzet’i bi’t-teşvik husemasının hane ve dükkanlarını merkuma yağma ve tahrip ve memuriyeti tevkif ettirdiği hakkında Binbaşı Yahya Hakkı Efendi’nin bir ifadesi mevcut ise de şahitlerden Tahrirat Katibi Ali Rıza Efendi’nin İzzet’in dükkan ve hanelerine taarruzu vaki’ olan Yenişehirlilere husumet-i sabıkası mevcut olduğuna ve geçen sene de mumaileyhimin emvaline taarruz etmek istediğine dair olan şehadeti merkum İzzet’in yağma ve tahribe cüretinin bu husumet-i sabıkadan münbais olup şahs-ı salisin teşvikiyle vuku’ bulmadığı hakkında kanaat husule getirmiş olmakla Edhem Paşa’nın ceraim-i mezkureden beraetine ve fakat hükümet memurlarını İzzet’in tevkif etmesine lakayd kalmasından başka Yahya Hakkı Efendi’yi merkumun yanında tehdit ve tezyif etmesiyle bu fiilin müsteraki olduğu ve Yunanlılara giden heyete verilen tahrirât zirini hükümet-i muvakkata Reis sıfatıyla tastik ettiği Müfti-i sabık Kamil Efendi’nin şehadeti ve vakıanın suret-i cereyanı ve Hükümet-i Muvakkata Reisi sıfatıyla vaziyetine hâkim olduğu halde Burusa’ya gidecek eşhas ile temasta bulunması ile sabit olmakla bu cihetlerden mücrimiyetine Burusa’nın işgalini müteakib Burusa’ya giden Heyet Azası arasında bulunmakla maznunun aleyh Müfti Bedeli İsmail Efendi’nin fiil-i mezkura cüreti şahitlerin şehadâtı ve kendisinin ikrar ve itirafıyla sabit olduğundan merkumun da bu fiilin faili olmak üzere mücrimiyetine ve her ikisinin azam-ı cürm itibariyle fiillerine tetabuk eden Mülkiye Ceza
Kanunu’nun ellinci maddesinin [Gerek aher tarik ile leşker-i a’danın memâlik-i mahrusaya tahaddi ve istila-sına hizmet ve muavenet eyler … ise idam olunur] diye muharrer bulunan fıkrasına ve Hıyanet-i Harbiye Kanunu’nun on dördüncü maddesinin [Osmanlı ve müttefikleri kıtaatına karşı klavuzluk ederken yanlış yola sevk eylemek veya her ne suretle olursa olsun düşmana hizmet ve muavenette bulunmak] diye muharrer olan onuncu fıkrası mucibince idamlarına ve fakat görülen esbâb-ı muhaffefe-i takdiriyeye binaen ve Kanun-ı Ceza’nın [Bir cürmde tahfif-i cezayı mucib esbâb-ı takdiriye mevcut olduğu halde idam cezası müebbet veya on beş seneden ekall olmamak üzere muvakkat küreğe …tahvil olunur] diye muharrer bulunan 47’nci maddesine tevfikan işbu idam cezasının on beş sene küreğe tahviline ve Müfti Bedeli İsmail Efendi ile birlikte heyet-i mahsusa halinde Burusa’ya gittikleri cereyan eden muhakeme esnasında anlaşılan Belediye Reisi Yasin ve Doktor Hüseyin Efendi ve Merak Onnik ve Kasap oğlu Dimitri haklarında takibat-ı kanuniyede bulunmasına vicahen ve müttefikan ve lazimü’l-icra olmak üzere karar verilerek mevadd-ı kanuniyenin Cânib-i Riyasetinden kıraati suretiyle alenen tefhim kılındı.
14 Kanunıevvel 336 Salı.
Kaynak: TBMM Eskişehir İstiklal Mahkemeleri arşivi