Filistin-İsrail-Müslüman Kardeşler-HAMAS-İkinci İsrail-FKÖ ve günümüz (2) |
15 Temmuz 1958’de ABD sağ iktidarı desteklemek için Lübnan’ı işgal etti veABD ve İngiltere Mısır, Irak ve Suriye’nin tek devlet olmasını önlediler.
İlk yazımı burada noktaladım. Arada önemli iki noktayı atlamışım.
İlki demokrasiye geçen İsmet İnönü cevriyle ilgili. 1947 yılında Sabahattin Ali, kaçtığı Bulgaristan topraklarından alınıp öldürülmesidir. Bu cinayetin üstü kapatılmış ve muhalif aydınlara “Sizin de başınıza gelebilir” uyarısı yapılmıştır.
Diğeri ise “Milliyetçiler Derneği”nin kapatılmasıdır.
İlk yazımda belirttiğim gibi Orta Doğu kaynıyor her yerde milliyetçiler yer yer silahlı isyana kalkarak İngilizlere karşı direniyorlardı. Yapılan gösterilerde İngiltere, İsrail ve Türkiye protesto ediliyordu.
İstiklal Savaşı yıllarında Ankara’yı merkez tutan ve emperyalizme direnenlere çok çeşitli adlar takıldı. Asi, eşkıya, dinsiz, hain, kafir, kemalist, kuvvacı… İlerleyen zamanda “Komünist, Bolşevik” …
Amma İnönü Zaferi ve sonrasında MİLLİYETÇİ dediler. Emperyalistlerin kendileri direnen ve uşaklığı kabul etmeyenlere biraz da aşağılama amacıyla bu sözcüğü söylerlerdi.
NATO’ya girince ABD, Demokrat Parti’ye Halkevlerini kapattırıp, toplumu sinema yoluyla dönüştürmeye çalıştılar. Önce ordu dönüştürüldü. Kendi amaçlarına yeterince hizmet etmeyecek ve önce vatan diyecek subaylar tasfiye edildi. Ordumuz “Prusya Modeli”nden NATO modeline dönüştürüldü. Çok sayıda subay ABD askeri akademilerinde eğitim gördü. Sadece subaylar değil, sendikacılar da ABD’de eğitim gördü. Sendikalara ABD fonları aktı.
Gelelim milliyetçiliğe…
1953 yılında Türkiye’de 115 şubesi olan ve dört yöneticisi Demokrat Parti’de milletvekili olan Milliyetçiler Derneği vardı…
İngilizler Türk milliyetçilerin, iyi tanıyorlardı. Şimdi sağda gözükseler de Demokrat Parti’yi destekleseler de yarın? Yarın önce Türkiye deyip Orta Doğu’daki milliyetçilerle ittifak kurarlarsa ne olacak? O zaman İngilizler tüm o
Tüm Orta Doğu’yu kaybedelerdi.
Çözüm basitti. Bahanesi de bulundu. Necip Fazıl’ın aleyhinde yayın yaptığı “Yok mu bunu susturacak vatan evladı” dediği Ahmet Emin Yalman, konferans için gittiği Malatya’da suikaste uğradı. Bu suikast bahane edildi ve 1953 yılı sonunda Milliyetçiler Derneği kapatıldı. Dört milletvekili, ihraç edildi. Bu milletvekilleri daha sonra tekrar Demokrat Parti’ye alındı ama dernek açılmadı.
NATO’ya girdikten sonra İngilizler rahatça eski işbirlikçilerle ve daha önce ilişki kurdukları tarikatlarla ilişkiye geçtiler. Yeni kurulan ve çoğu MEHDİ/MESİH inancındaki tarikatlar ise ABD ile iş birliğine girdiler.
İngilizler Fransızların aksine Kenya dışında bağımsızlık isteyenlerle savaşmadılar.
1958 yılında bir karar alıp bütün sömürgelerine bağımsızlık verdiler. Bir yer hariç. Neresi mi? KIBRIS…